Türkiye’yi son 13 yıldır hile ve yalanlarıyla yöneterek tüm özgürlükleri sınırlayan, 7 Haziran Genel Seçimlerinin ardından da kaybettiği iktidarı şiddet kullanarak geri almak isteyen AKP, son günlerde Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki birçok yerleşim yerinde ‘Güvenlik Bölgesi’ adı altında Olağanüstü Hal ilan etmiş durumdadır. Demokrasi ve hukukun rafa kaldırıldığı; sokağa çıkma yasaklarının uygulandığı, iletişim ve ulaşım özgürlüğünün sınırlandığı günler yaşamaktayız. Geldiğimiz son nokta ise çocukların öldürüldüğü ‘yaşam hakkı’nın ihlalidir.
Yönetim anlayışını bastırma, susturma ve şiddet üzerine inşa eden AKP’nin ülkemizi getirdiği bu kaos ortamında gazetecilik de yok edilmeye, ‘halkın doğru haber alma hakkı’ engellenmeye çalışılmaktadır. Çatışmaların yaşandığı illerde görev yapan meslektaşlarımızın can güvenliği bulunmazken, birçok meslektaşımız sırf görevlerini yaptıkları için gözaltına alınmaktadır. Yıllardır Türkiye’yi Türkiyeli gazeteciler için açık cezaevine çeviren AKP iktidarı, yabancı meslektaşlarımıza yönelik de aynı tutumu izlemeye başladı. Diyarbakır’ın Silvan ve Lice ilçesinde uygulanan sokağa çıkma yasağına protesto etme amacıyla yapılan kepenk kapatma eylemini haberleştirmek için şehre gelen gazeteciler Vice News muhabiri Jake Hanrahan, kameramanı Philip Pendlebury ve tercümanları 28 Ağustos Cuma günü gözaltına alındılar. Daha önce bölgeye giderek gelişmelere ilişkin haber yapan gazetecilere yönelik klasikleşmiş suçlamalardan ‘terör örgütü bağlantısı’ iddiasıyla gözaltına alındıkları ifade edilen meslektaşlarımız üç gündür gözaltında tutulmaktadır. Bugun savcılığa çıkarılması beklenen meslektaşlarımız için ek gözaltı süresinin istendiğini de kaygıyla öğrenmiş bulunuyoruz.
Mesleklerinin gereği olarak yaşananları dünya kamuoyuyla paylaşmak için olay yerine giden İngiliz meslektaşlarımıza yönelik gözaltı şeklindeki sansür ve baskı, gazetecilik mesleğimize yapılmış bir saldırıdır; gerçekleri gizleme çabasından başka bir şey değildir. Çarpıtma, gizleme ve yok sayma anlayışındaki iktidarların eninde sonunda, gazetecilerin de harcına katkı sağladığı gerçeklerden örülü duvara çarpması kaçınılmazdır. Şunu da çok iyi biliyoruz; siz saklamaya, gizlemeye, çarpıtmaya çalıştıkça bizlere yalanlarınızı ortaya çıkarmak için daha da fazla iş düşüyor.
Buradan iktidarı, şiddet ve baskı temelleri politikalara, basın üzerindeki sansür, gözaltı ve tutuklamalara son vermesi için uyarıyor; meslektaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını bekliyoruz. Yıllardır karşılaştığımız sansür ve baskılarda olduğu gibi İngiliz meslektaşlarımızın gözaltına alınmasına ilişkin de yabancı basın örgütleriyle sürekli iletişim halinde konunun takipçisi olduğumuzu kamuoyuna duyururuz.
Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Yönetim Kurulu
İngiliz meslektaşlarımız derhal serbest bırakılsın!
Türkiye’yi son 13 yıldır hile ve yalanlarıyla yöneterek tüm özgürlükleri sınırlayan, 7 Haziran Genel Seçimlerinin ardından da kaybettiği iktidarı şiddet kullanarak geri almak isteyen AKP, son günlerde Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki birçok yerleşim yerinde ‘Güvenlik Bölgesi’ adı altında Olağanüstü Hal ilan etmiş durumdadır. Demokrasi ve hukukun rafa kaldırıldığı; sokağa çıkma yasaklarının uygulandığı, iletişim ve ulaşım özgürlüğünün sınırlandığı günler yaşamaktayız. Geldiğimiz son nokta ise çocukların öldürüldüğü ‘yaşam hakkı’nın ihlalidir.
Yönetim anlayışını bastırma, susturma ve şiddet üzerine inşa eden AKP’nin ülkemizi getirdiği bu kaos ortamında gazetecilik de yok edilmeye, ‘halkın doğru haber alma hakkı’ engellenmeye çalışılmaktadır. Çatışmaların yaşandığı illerde görev yapan meslektaşlarımızın can güvenliği bulunmazken, birçok meslektaşımız sırf görevlerini yaptıkları için gözaltına alınmaktadır. Yıllardır Türkiye’yi Türkiyeli gazeteciler için açık cezaevine çeviren AKP iktidarı, yabancı meslektaşlarımıza yönelik de aynı tutumu izlemeye başladı. Diyarbakır’ın Silvan ve Lice ilçesinde uygulanan sokağa çıkma yasağına protesto etme amacıyla yapılan kepenk kapatma eylemini haberleştirmek için şehre gelen gazeteciler Vice News muhabiri Jake Hanrahan, kameramanı Philip Pendlebury ve tercümanları 28 Ağustos Cuma günü gözaltına alındılar. Daha önce bölgeye giderek gelişmelere ilişkin haber yapan gazetecilere yönelik klasikleşmiş suçlamalardan ‘terör örgütü bağlantısı’ iddiasıyla gözaltına alındıkları ifade edilen meslektaşlarımız üç gündür gözaltında tutulmaktadır. Bugun savcılığa çıkarılması beklenen meslektaşlarımız için ek gözaltı süresinin istendiğini de kaygıyla öğrenmiş bulunuyoruz.
Mesleklerinin gereği olarak yaşananları dünya kamuoyuyla paylaşmak için olay yerine giden İngiliz meslektaşlarımıza yönelik gözaltı şeklindeki sansür ve baskı, gazetecilik mesleğimize yapılmış bir saldırıdır; gerçekleri gizleme çabasından başka bir şey değildir. Çarpıtma, gizleme ve yok sayma anlayışındaki iktidarların eninde sonunda, gazetecilerin de harcına katkı sağladığı gerçeklerden örülü duvara çarpması kaçınılmazdır. Şunu da çok iyi biliyoruz; siz saklamaya, gizlemeye, çarpıtmaya çalıştıkça bizlere yalanlarınızı ortaya çıkarmak için daha da fazla iş düşüyor.
Buradan iktidarı, şiddet ve baskı temelleri politikalara, basın üzerindeki sansür, gözaltı ve tutuklamalara son vermesi için uyarıyor; meslektaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını bekliyoruz. Yıllardır karşılaştığımız sansür ve baskılarda olduğu gibi İngiliz meslektaşlarımızın gözaltına alınmasına ilişkin de yabancı basın örgütleriyle sürekli iletişim halinde konunun takipçisi olduğumuzu kamuoyuna duyururuz.
Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Yönetim Kurulu
Türkiye’yi son 13 yıldır hile ve yalanlarıyla yöneterek tüm özgürlükleri sınırlayan, 7 Haziran Genel Seçimlerinin ardından da kaybettiği iktidarı şiddet kullanarak geri almak isteyen AKP, son günlerde Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki birçok yerleşim yerinde ‘Güvenlik Bölgesi’ adı altında Olağanüstü Hal ilan etmiş durumdadır. Demokrasi ve hukukun rafa kaldırıldığı; sokağa çıkma yasaklarının uygulandığı, iletişim ve ulaşım özgürlüğünün sınırlandığı günler yaşamaktayız. Geldiğimiz son nokta ise çocukların öldürüldüğü ‘yaşam hakkı’nın ihlalidir.
Yönetim anlayışını bastırma, susturma ve şiddet üzerine inşa eden AKP’nin ülkemizi getirdiği bu kaos ortamında gazetecilik de yok edilmeye, ‘halkın doğru haber alma hakkı’ engellenmeye çalışılmaktadır. Çatışmaların yaşandığı illerde görev yapan meslektaşlarımızın can güvenliği bulunmazken, birçok meslektaşımız sırf görevlerini yaptıkları için gözaltına alınmaktadır. Yıllardır Türkiye’yi Türkiyeli gazeteciler için açık cezaevine çeviren AKP iktidarı, yabancı meslektaşlarımıza yönelik de aynı tutumu izlemeye başladı. Diyarbakır’ın Silvan ve Lice ilçesinde uygulanan sokağa çıkma yasağına protesto etme amacıyla yapılan kepenk kapatma eylemini haberleştirmek için şehre gelen gazeteciler Vice News muhabiri Jake Hanrahan, kameramanı Philip Pendlebury ve tercümanları 28 Ağustos Cuma günü gözaltına alındılar. Daha önce bölgeye giderek gelişmelere ilişkin haber yapan gazetecilere yönelik klasikleşmiş suçlamalardan ‘terör örgütü bağlantısı’ iddiasıyla gözaltına alındıkları ifade edilen meslektaşlarımız üç gündür gözaltında tutulmaktadır. Bugun savcılığa çıkarılması beklenen meslektaşlarımız için ek gözaltı süresinin istendiğini de kaygıyla öğrenmiş bulunuyoruz.
Mesleklerinin gereği olarak yaşananları dünya kamuoyuyla paylaşmak için olay yerine giden İngiliz meslektaşlarımıza yönelik gözaltı şeklindeki sansür ve baskı, gazetecilik mesleğimize yapılmış bir saldırıdır; gerçekleri gizleme çabasından başka bir şey değildir. Çarpıtma, gizleme ve yok sayma anlayışındaki iktidarların eninde sonunda, gazetecilerin de harcına katkı sağladığı gerçeklerden örülü duvara çarpması kaçınılmazdır. Şunu da çok iyi biliyoruz; siz saklamaya, gizlemeye, çarpıtmaya çalıştıkça bizlere yalanlarınızı ortaya çıkarmak için daha da fazla iş düşüyor.
Buradan iktidarı, şiddet ve baskı temelleri politikalara, basın üzerindeki sansür, gözaltı ve tutuklamalara son vermesi için uyarıyor; meslektaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını bekliyoruz. Yıllardır karşılaştığımız sansür ve baskılarda olduğu gibi İngiliz meslektaşlarımızın gözaltına alınmasına ilişkin de yabancı basın örgütleriyle sürekli iletişim halinde konunun takipçisi olduğumuzu kamuoyuna duyururuz.
Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Yönetim Kurulu