İnadına gazetecilik!

Ülke içinde sıkıyönetim uygulamaları, ülke dışında da uluslararası kirli ilişkilerin taşeronu olarak savaş siyasetini uygulamaya koyan Recep Tayyip Erdoğan ile AKP hükümetinin yeni dönemde üstlendiği temel misyonun ‘Savaş Hükümeti’ olduğu net olarak görülmektedir.

Recep Tayyip Erdoğan ve araç olarak kullandığı AKP iktidarı, uyguladıkları bu kirli savaş siyasetini istisnasız her uygulamak istemektedir. Bu planın en önemli alanlarından birini de basına yönelik sindirme, yıldırma ve baskı politikaları oluşturmaktadır.

“Halkın doğru haber alma hakkı” çerçevesinde mesleklerinin gereği olarak eleştirel haberler yapan basın yayın kuruluşları çeşitli yollarla cezalandırılmaktadır. Gazete binalarının taşlanması, gazetecilerin sivil faşistlerce darp edilmesi, basın kuruluşlarına el konması, bu cezalandırma sisteminin uygulamalarıdır.

Son olarak bugün iki meslektaşımıza yönelik baskı ve sindirme politikasıyla halkın doğru bilgilenme hakkının önüne geçilmek istenmiştir. Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ile Ankara Temsilcisi Erdem Gül, artık herkes tarafından açık açık seslendirilen Recep Tayyip Erdoğan ile AKP Hükümeti’nin terör örgütü IŞİD’e verdiği desteği belgeleriyle kanıtladıkları için yargılanmaktadır. IŞİD’e silah gönderilmesi ve bu örgüte nasıl militan sağlandığına ilişkin süreçleri tartışmasız gerçeklerle kamuoyu ile paylaşan iki gazetecinin haberleri nedeniyle Recep Tayyip Erdoğan ve AKP Hükümeti’nin yöneticilerinin uluslararası mahkemelerde yargılanması gerekirken, tersi oldu ve iki meslektaşımız ağır suçlamalarla hâkim karşısına çıkmak zorunda bırakıldı. Gazeteciler Dündar ile Gül haberlerinden dolayı “Örgüte üye olmadan bilerek ve isteyerek yardım etme”, “Siyasi ve askeri casusluk” ile “Gizli kalması gereken bilgileri açıklamak” ile suçlandı.

Haberlerinin “halkın doğru haber alma hakkı” çerçevesinde kaleme alan iki meslektaşımız bugün gündüz saatlerinde ifade vermek için gittikleri İstanbul Adliyesi’nde savcılık ifadelerinin ardından tutuklanma istemiyle akşam saatlerinde İstanbul 7. Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edildi.
Gazeteciler Dündar ile Gül’e ilişkin yargılama süreci, Türkiye’yi “Terör örgütlerini destekleyen, onlara silah ve başkaca mühimmatlar gönderen ülke” konumuna getirenlerin yürüttüğü savaş siyasetinin bir parçasıdır. Anlaşılmaktadır ki bu ülkede işini yapan istisnanız herkes Recep Tayyip Erdoğan ve AKP iktidarı tarafından “düşman” olarak görülüp, susturulmak ve hatta yok edilmek istenmektedir.
Karşı karşıya kaldığımız baskılar sadece basına yönelik değildir. Bu baskıla, düşünmeyen, konuşmayan ve hakkını savunamayan antidemokratik bir toplum yaratmak isteyenlerin politikalarıdır.

Çağdaş Gazeteciler Derneği olarak İNADINA GAZETECİLİK diyoruz ve gazeteciler Dündar ile Gül’ün yanında olduğumuzu bildiriyoruz.

ÇAĞDAŞ GAZETECİLER DERNEĞİ YÖNETİM KURULU


Tarih:

Etiketler: