Türkiye seçimler yaklaştıkça her geçen gün artan çatışma ve şiddet ortamının ateşi içinde yanıp tutuşuyor. Gittikçe daha büyük acılar, telafisi zor hasarlara yol açan savaş anlayışında her gün bu kadar da olmaz dedirten insanlık suçları haberleri alıyoruz.
Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde süren çatışmalarda görevini yapan Özgür Gün TV çalışanı bir meslektaşımızın kafasına silah dayayan özel harekat polisi gazetecileri ölümle tehdit etti.
Şırnak’ta polisin öldürdüğü bir kişinin cansız bedeni, zırhlı bir aracın arkasına iple bağlanarak yerlerde sürüklendi.
2015 yılının Türkiye’sinde eşine benzerine ancak ortaçağ Avrupası’nda rastlanacak bu vahşi uygulamaların, hem de devletin resmi görevlileri tarafından yapılmasını hangi izan, hangi vicdan açıklayabilir? Çocuklara çevrilen silahlar, evleri yakıp yıkan bombalamalar, kimseyi ayırt etmeden insanı hedef alarak kural dışı yürütülen bir savaş söz konusudur.
Bu kural dışı savaşta, daha önce defaten belirttiğimiz gibi namlunun ucunda yine gazeteciler duruyor. Diyarbakır Silvan’daki polis hangi hakla, hangi cüretle bir gazetecinin kafasına silah dayayabilmektedir? Çok açık ki ‘benim polisim’ denilerek göz göre göre cinayet işleyen kolluğu sahiplenen iktidar sahipleri, dün önümüze gelen bu görüntülerden birinci derecede mesuldür.
Bunun bir sonraki adımını biliyoruz. Bu şiddet devam ettikçe, kolluk böylesine kuralsızca hareket ettikçe ve devletin en üst yetkilileri bu kuralsızlığın sırtını sıvazladıkça bir sonraki adım herhangi bir köşe başında ölü bulunan ya da kaçırılan ve bir daha kendisinden haber alınamayan gazetecilerin haberlerini duyacak olmamızdır.
Çağdaş Gazeteciler Derneği olarak Cumhurbaşkanı ve Başbakandan İçişleri Bakanına, Valiler ve Kaymakamlardan polis amirlerine ve komutanlara kadar tüm yetkililere sesleniyoruz. Çatışma bölgelerindeki gazetecilerin göreceği zararın sorumluluğu sizlerdedir. Başta meslektaşlarımız olmak üzere bölge halkının hayatını zindan eden bu savaş anlayışından derhal vazgeçilmelidir. İşlenen savaş suçudur. Her savaş suçunun da er ya da geç adaletin karşısında hesap vereceği bilinmelidir.
Meslektaşlarımıza geçmiş olsun diyor, hayatını kaybeden tüm yurttaşlarımızın yakınlarına başsağlığı diliyoruz.
ÇAĞDAŞ GAZETECİLER DERNEĞİ GENEL YÖNETİM KURULU