Özgür Basın Susturulamaz
Türkiye’de yıllardır süre gelen sindirme, baskı ve sansür uygulamaları, 7 Haziran 2015 Genel Seçimleri sonucunda, cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan kişinin ‘başkan’ olamaması üzerine artarak devam ediyor. Tam anlamıyla hukuk çiğnenerek uygulamaya konulan kararlarla gazete binaları basılıyor, gazeteciler tehdit ediliyor, gözaltılar yaşanıyor. Önceki gün de Dicle Haber Ajansı (DİHA)’nın Diyarbakır bürosuna polis tarafından baskın yapıldı ve çok sayıda meslektaşımız gözaltına alındı.
Baskı ve şiddet politikalarını ülke genelinde birçok yayın organı zaman zaman yaşarken, DİHA’nın da devam olduğu ‘özgür basın’ geleneğinden gelen yayın organları bu baskıyı her zaman ve en ağır şekilde yaşayan basın kuruluşlarından oldu. Gazete, ajans ve dergi muhabirleri ve çalışanları ya öldürüldü ya yaralandı ya da gözaltına alındı, bu geleneğin gazete binaları bile bombalandı. 1990’ların karanlık döneminin ürünü olan bu tür şiddet ve baskı yöntemleri bugün tekrar hortlamıştır. Önceki gün ‘makul şüphe‘ gerekçesiyle DİHA, Azadiya Welat ve Kurdi-Der çalışanları gözaltına alındı. Gözaltı sırasında şiddet uygulandığı ifade edilirken, arama iznine ilişkin polislerin elinde hiçbir resmi belgenin bulunmadığı yönündeki iddialar ise karşı karşıya kaldığımız hukuksuzluğun en net göstergesidir.
Bölgede süre gelen şiddet ve çatışma ortamını Türkiye kamuoyunun gözünden kaçırma çabasının parçası olan DİHA’ya baskın ve gözaltıları kınıyor; ‘özgür basın’ geleneğinden gelen meslektaşlarımızı ‘Özgür Basın Susturulamaz’ diyerek selamlıyoruz.
ÇAĞDAŞ GAZETECİLER DERNEĞİ GENEL YÖNETİM KURULU