Cumhuriyet Gazetesi bugün Suriye lideri Beşar Esad ile yapılan röportajı yayınlayarak basın özgürlüğü ve demokrasi adına önemli bir görevi yerine getirmiştir. Herkesin malumu olduğu üzere bazı gazetelerin, ‘büyük gazetecileri’ Esad ile röportaj yapmak talebinde bulunmuştu. Ancak hükümetin “talimatı” üzerine bu gazeteciler, talepleri kabul edildiği halde geri adım atmış ve gerekçe olarak “propaganda olur” kaygılarını dile getirmişlerdi.
Bu durum bir kez daha göstermiştir ki en temel gazetecilik kuralı olan ‘tarafsızlık’ konusunda Türkiye medyası yine sınıfta kalmıştır. Dün, askerlerin emirleri karşısında esas duruşa geçen “meslektaşlarımız” bugün de sivil hükümetin talimatları karşısında aynı pozisyonu almışlardır. Bu davranışlarıyla “güç ve iktidar” kimde ise onun saflarında yer aldıklarını bir kez daha göstermişlerdir.
Ancak, Cumhuriyet Gazetesi, Suriye lideri ile röportaj yapmış ve şimdiye kadar Suriye krizi nedeniyle yayınlanan tek taraflı haberlere alternatif bilgiler okuma fırsatı sunmuş durumdadır. Suriye Devlet Başkanı Esad’ın açıklamalarının güvenirliliği konusunda kuşkular olabilir. Ancak gazeteciler tarafsız olmak ve her kesimin sesine haberlerinde yer vermek zorundadır. Hele hele savaş çığlıklarının atılmaya başlandığı; doğru ile yalanın, propaganda ile haberin, düşmanlık ile gazeteciliğin bu kadar iç içe geçtiği bir dönemde Suriye lideriyle görüşmek en temel gazetecilik görevidir.
Suriye liderinin ülkeyi yönetme pratiği eleştirisi konusu olabilir ve gazetecilerin zulüm karşısında sessiz kalması tabi ki beklenilemez. Ancak gazetecilerin siyasi baskılar nedeniyle haberlerden vazgeçmeleri, halkın haber alma hakkını konusunda geri adım atmaları da kabul edilecek bir şey değildir.
Sonuç olarak şunu belirtmek görevimizdir: Kendi koltukları uğruna, gazeteciliğin en temel ilkelerini bir tarafa bırakan meslektaşlarımıza diyoruz ki, bugün basının içinde bulunduğu krizin oluşmasında sizlerin çok büyük ‘emeği’ bulunmaktadır. Yönettiğiniz gazetelerin sayfalarını, televizyonların programlarının dün askerin bugün siyasi iktidarın “talimatları” doğrultusunda yaptığınız sürece, inanılırlığınız kalmayacaktır. Bugünün medya düzeninin belirleyicisi olan sizlerin sayesindedir ki, bu halk artık gazetelere ve gazetecilere inanmamaktadır.
İktidarın tutuklama, baskı, sansür ve iş baskısı altında gazeteciliğin ne kadar zor olduğunu biliyoruz. Bedeli, göze alınamayacak kadar büyük hale gelmiş gazetecilik mesleğinin ne koşullarda yapılmaya çalışıldığını da çok iyi biliyoruz. Bunun yanında baskıya bile gerek duymadan iktidarlara “meyleden” kimi gazete ve gazetecilerin içinden geçtiğimiz dönem benzeri zamanlardaki tutumlarını da çok iyi biliyoruz.
Mesleğimizin ve meslektaşlarımızın bugünkü durumunda bu tutumun payı büyüktür. Bazı gazete ve gazetecilerin de çok büyük katkısı olan yaşadığımız bu olumsuz atmosfer nedeniyle, dünyanın en saygın mesleklerinde biri olan gazetecilik bugün Türkiye’de yok olma noktasındadır.
Bu durumu düzeltmek ve gazetecilik mesleğinin hak ettiği saygınlığı tekrar sağlamak, zor olsa da, sizlerin, bizlerin elindedir.
Çağdaş Gazeteciler Derneği olarak bütün meslektaşlarımızı meslek ilkelerine sahip çıkmaya, mesleklerinin gerekleri konusunda duyarlı olmaya ve iktidarın baskılarına direnmek üzere dayanışmaya çağırıyoruz.
ÇAĞDAŞ GAZETECİLER DERNEĞİ MERKEZ YÖNETİM KURULU