Uğur Mumcu’nun bütün meslek hayatı boyunca üzerinde çalıştığı ve belgeleriyle ortaya çıkardığı tarikat-siyaset-ticaret üçgeni, ülkeyi tümüyle ele geçirmiş görünmektedir.
İnanıyoruz ki demokrasi söyleminin arkasına gizlenerek örgütlenen ve tüm demokratik kazanımları baltalayanların varlığı karşısında Mumcu’nun laiklik vurgusu bugün daha iyi anlaşılmaktadır. Bilgiyi fikrin ön koşulu olarak kabul eden Mumcu, cehalete ve cehaletin iktidarına karşı çıkmakta ve gerçek ifade özgürlüğü ve demokrasinin laiklikle mümkün olduğunu vurgulamaktaydı. İfade özgürlüğünün hayata geçirildiği pratiklerden biri olarak gazetecilik mesleğinin itibarsızlaştırılması ve sindirilmesi de laiklik karşıtı uygulamalarla doğru orantılı olarak gerçekleşmektedir.
Ülkemizde olduğu gibi tüm dünyada İslamcı terör iş başındadır ve en iyi bildikleri işi yapmaya; gazetecileri, yazarları, çizerleri öldürmeye devam etmektedir. Fransa’da yaşanan katliamın ardından Fransa devleti laikliğin öneminin daha iyi kavratılabilmesi için toplumsal bir eğitim seferberliği başlatırken Türkiye’de laiklik talep edenler neredeyse lanetlenmektedir. Bu koşullarda, Uğur Mumcu’nun gazeteciliği, mesleğimizin doğru ve nitelikli yapıldığında ne kadar önemli ve vazgeçilmez olduğunu bugünlerde bir kez daha göstermektedir.
Mumcu’nun yokluğu, hem mesleğimiz hem de toplumsal yaşam için yeri doldurulamaz bir boşluk yaratmıştır. Onu katledenlerin istediği ve hesabı da budur. Fakat onu katledenler, izinden gidecek gazetecilerin yetişeceğini, onu kitaplardan okuyan gençlerin sokakları özgürlük ve laiklik talebiyle dolduracağını hesaplayamamıştır.
Çağdaş Gazeteciler Derneği olarak, “Mumcu gazeteciliği” denecek kadar kendisiyle özdeşleştirilen meslek değerlerimize sahip çıkıyor, Mumcu’nun cesaret ve çalışkanlığıyla toplumsal görevlerimizi yerine getirmeyi amaç edindiğimizi bir kez daha belirtiyoruz.
Uğur Mumcu’yu, katledilişinin 22. yılında saygı ve özlemle anıyoruz.
ÇAĞDAŞ GAZETECİLER DERNEĞİ GENEL YÖNETİM KURULU
ÇAĞDAŞ GAZETECİLER DERNEĞİ ANKARA ŞUBE YÖNETİM KURULU