Türkiye’nin ilk ve en büyük haber ajansı olan ve son 12 senedir her kurumun olduğu gibi AKP’nin hem çiftliği hem arpalığı haline getirilen Anadolu Ajansı’nda yeni bir gazeteci kıyımı yaşanıyor. Tayyip Erdoğan’ın danışmanlığından AA Genel Müdürlüğüne atanan Şenol Kazancı’nın göreve başlamasının ardından ilk icraatı gazetecileri işten atmak oldu. Bazı servis yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 15 gazetecinin işlerine önceki gün son verildi.
Bu işten çıkarmalar gazetecilik ilkelerinin çiğnendiği, mesleğin ve meslektaşların küçük düşürüldüğü, habercilik yerine AKP Sözcülüğünün yapıldığı ve kurumda çalışan basın emekçilerinin her türlü baskıyla sindirilmeye çalışıldığı AA’nın düşürüldüğü durumun bir yansımasıdır.
Bugün AKP ile bir tarikatın devleti bölüşme savaşlarının parçası haline de getirilen Anadolu Ajansı bir haberleşme ağı olarak kurulmuş ve halkın haber alma hakkının devlet güvencesinde olmasını sağlayan bir kurum olması hedeflenmiştir. Mesleklerine ve meslek ilkelerine saygılı, halkın haber alma hakkı için uğraşan AA çalışanları, AKP’li yöneticilerin gerici, faşist ve neoliberal uygulamalarıyla ezilmektedir. Son işten çıkarmalar AKP’nin pervasızlığını göstermektedir. Ülkenin Cumhurbaşkanı, bütün evrensel ölçütlerle dünyanın en geri basın özgürlüğü koşullarına sahip ülkelerinden biri olan Türkiye’nin ifade özgürlüğü cenneti olduğunu söyleyebilmektedir. Yalanın temel propaganda biçimi baskının da temel yönetme aracı haline geldiği ülkemizde AA da gazetecilik mesleği açısından utanç vesilesi, basın emekçileri açısından ise bir çilehanedir.
Aralarında üyelerimizin de olduğu, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) üyesi ve geçmişe yöneticilik üstlenen üyelerimiz işyerlerinde uzunca süredir baskılara maruz kalmaktaydı. AKP operasyonuyla kurulan ve TGS üyelerinin tehditlerle sendikalarından istifa ettirilerek üye yaptırılan bir sendikanın kuruluş sürecinde işyerlerindeki bütün baskılara direnen meslektaşlarımızın işten çıkarılması geç kalmış bir hesabın kapatılmak istenmesidir. Son iki yıl içinde sürekli servisleri ve görev yerleri değiştirilen, sürgün edilen ve angaryaya maruz bırakılan arkadaşlarımız, tüm görevleri gazetecilik etiği çerçevesinde yapmış, uğradıkları mobinge karşı direnmiştir. İşte bu yüzden cezalandırılarak işten çıkarılmışlardır.
AKP ve AKP’nin oyuncağı yöneticiler bilmelidir ki kendi bataklarına çekmeye çalıştıkları gazeteciler ve bataklığa çevirmeye çalıştıkları AA bir kamu kurumudur ve halkındır. Halkın olan bu kurumu değersizleştirmeye, çalışanları da keyfi biçimde işten çıkarmaya kimsenin hakkı yoktur.
Çağdaş Gazeteciler Derneği olarak, işten çıkarılan ve işyerinde baskıyla karşılaşan tüm çalışanların her türlü mücadelelerinde yanlarında olacağız.
ÇAĞDAŞ GAZETECİLER DERNEĞİ GENEL YÖNETİM KURULU
ÇAĞDAŞ GAZETECİLER DERNEĞİ ANKARA ŞUBE YÖNETİM KURULU