Çağdaş Gazeteciler Derneği Ankara Şubesi - Emek örgütlerinden flaş karar: 2 günlük grev

	Emek örgütlerinden flaş karar: 2 günlük grev
	10 Ekim 2015, Cumartesi

cagdasses.com - 10 Ekim 2015

Emek örgütlerinden flaş karar: 2 günlük grev

Ankara'da emek, barış ve demokrasi güçlerinin 'barış çağrısı yapacağı mitinge yönelik yapılan vahşi saldırı üzerine, DİSK, KESK TMMOB ve TTB, iki günlük grev, üç günlük yas kararı aldı.

Barış mitingine yapılan kanlı saldırı üzerine mitingin çağrıcı kuruluşları ortak bir açıklama yaptı. DİSK KESK, TMMOB ve TTB, emek, barış ve demokrasi güçlerinin de katılımıyla yaptıkları ortak açıklamada, 12-13 Ekim'de greve gideceklerini ve 2 günlük yas ilan ettiklerini kamuoyuna duyurdu. Açıklamada sorumluluğun AKP iktidarında olduğu vurgulandı.

Katliamın ardından yapılan olağanüstü toplantıda alınan kararlar, TTB Merkez Binası'nda yapılan basın toplantısı ile kamuoyuna duyuruldu. KESK Genel Başkanı Lami Özgen, DİSK Genel Başkanı Kani Beko, DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu ve TMMOB Genel Başkanı Mehmet Soğancı tarafından yapılan ortak açıklamaya, HDP Milletvekilleri Levent Tüzel, Rıdvan Turan ve Sezai Temelli, CHP milletvekili Musa Çam, HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Günay Kubilay, EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, ÖDP Eş Genel Başkanı Alper Taş, Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy ve Çağdaş Gazeteciler Derneği Başkanı Ahmet Abakay'ın da aralarında bulunduğu çok sayıda siyasi parti, meslek ve kitle örgütü temsilcisi de destek verdi.

'FAİLİ MEÇHUL DENİLEMEZ'!

Emek ve meslek örgütleri adına ortak açıklamayı yapan TTB Başkanı Bayazıt İlhan, "Çok acı bir gün yaşıyoruz. Türkiye tarihinin en büyük katliamlarından biri" dedi. İlhan, Ankara Valiliğinden izinleri alınmış mitingde, türkülerle, halaylarla, sloganlarla miting alanına girerken bombaların patladığını söyledi. Son ulaşan bilgilere göre 86 kişinin yaşamını yitirdiğini, yüzlerce kişinin yaralandığını belirten İlhan, "Kimse katliamın faili meçhul olduğunu söylemesin" diye konuştu.

İlhan, 11 Ekim Pazar günü başlamak üzere 3 günlük yas ilan ettiklerini söyleyerek 12-13 Ekim tarihlerinde ise grevde olacaklarını vurguladı.

'KATİLLERİ BİLİYORUZ' VURGUSU

18 Mayıs'ta Adana ve Mersin'de, 5 Haziran'da Diyarbakır'da, 20 Temmuz'da Suruç'ta yaşanan saldırıları anımsatan İlhan, katillerin "aynı seriden" olduğunu vurguladı. İlhan, "Katilleri biliyoruz. Katiller; diktatörlük hevesleri 7 Haziran seçimlerinde kursaklarında kalanlardır. Katiller; 400 vekil alamadıkları için ülkeyi iç savaşa sürükleyenlerdir. Katiller; yarattıkları terör ve dehşetin korkusuyla 1 Kasım seçimlerinden galip çıkmaya çalışanlardır. Katiller; aylardır akreplerle, TOMA'larla, tanklarla, toplarla ülkeyi kan gölüne çevirenlerdir" dedi.

'BARIŞTAN VAZGEÇMEYECEĞİZ'

Sorumluluğun 13 yıllık zulüm ve hırsızlık düzenini sürdürmeye çalışanlar, halkın iradesine rağmen kaçak sarayda iktidarlarını devam ettirenler olduğunu vurgulayan İlhan, katliamlara rağmen eşit, özgür demokratik bir ülkede bir arada yaşamı ve barışı savunmaktan vazgeçmeyeceklerini söyledi.

İlhan'ın ardından konuşan KESK Genel Başkanı Lami Özgen de katliamı gerçekleştirenlerin savaştan yana barışa karşı olduğunu belirterek isimlerinin tarihin karanlık sayfalarında utanç satırlarında yazacağını söyledi. Barış ve bir arada yaşam mücadelesinden vazgeçmeyeceklerini kaydeden Özgen yaşamını yitirenlerin barış şehidi olduğunu söyledi.

BEKO, 1 MAYIS 1977'İ ANIMSATTI

DİSK Genel Başkanı Kani Beko da yaşananların kendilerine yabancı olmadığını, 1 mayıs 1977"de, Çorum'da, Sivas'ta, yakın zamanda Diyarbakır'da, Suruç'ta yaşandığını ve oralarda da hiçbir şekilde güvenlik önlemi alınmadığını kaydetti. Beko, barış ve demokrasi taleplerini bedeli ne olursa olsun dillendirmeye ve mücadele etmeye devam edeceklerini vurguladı. ÇGD Genel Başkanı Ahmet Abakay ise miting alanında bombaların patladığı alana çok yakın bir yerde olduklarını söyleyerek alana ambulanstan önce TOMA'ların ve akreplerin geldiğini söyleyerek Diyarbakır'da Suruç'ta bombaları kim patlattıysa burada da sorumluların onlar olduğunu söyledi.

SAĞLIK ÇALIŞANLARI, ÖLÜMLERİN ARTMASINI ENGELLEDİ

Kriz masasından TTB Merkez Konsey Üyesi Hüseyin Demirdizen, yaşamını kaybedenlerden 69'unun alanda yaşamını yitirdiğini kaydederek, 20 yaralının ise durumunun ağır olduğunu bildirdi. Sağlık çalışanlarının alanda olmasının ölü sayısının çok daha fazla olmasını engellediğini vurgulayan Demirdizen, ilk müdahalelerin önem taşıdığını ifade etti. Demirdizen "güvenlik zafiyeti" tartışmalarına ilişkin olarak, "Eğer güvenlik zafiyeti yoksa, bu, güvenli bir şekilde ölme, öldürme anlamına geliyor" yorumunu yaptı. Demirdizen, "Kan ihtiyacının kalmadığına" yönelik açıklamalara tepki göstererek, hastanelerde kan ihtiyacının sürdüğünü diye getirdi.

'ZAFİYET YOK' AÇIKLAMASINA TEPKİ

Gazetecilerin sorularını yanıtlayan TTB Başkanı Bayazıt İlhan, İçişleri Bakanı'nın "güvenlik zafiyeti yok" açıklamasının utanç verici olduğunu kaydetti. İlhan " 86 kişi pikniğe giderken mi öldü? Aylar öncesinden izni alınmış bir mitingde 86 kişi ölüyor. Bir güvenlik zafiyeti yok mudur şimdi burada" diyerek tepki gösterdi. İlhan, yayın yasağına ilişkin olarak da mitingin de ana talebinin demokrasi ile basın ve gazeteciler üzerindeki baskıların son bulması olduğunu söyleyerek "Hem öldürüyorlar hem de haber yapmamıza izin vermiyorlar" diye konuştu.

TÜRK-İŞ YASLA YETİNDİ

Ankara’da yaşanan katliamın ardından DİSK, KESK, TMMOB ve TTB iki günlük grev ve üç günlük yas kararı alırken, Türk-İş, 3 günlük yas ilan etmekle yetindi.

Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, yaptığı yazılı açıklamada, saldırının büyük bir üzüntüye neden olduğunu kaydetti. “Bu tür hain saldırılar ile ülkemizin ve milletimizimin birliği hedef alınmaktadır” diyen Atalay, katillerin en kısa sürede bulunarak, katillerden hesap sorulması gerektiğini ifade etti.

Açıklamasında hükümete yönelik hiçbir eleştiride bulunmayan Atalay, başta ülkeyi yönetenler olmak üzere bütün siyasi partiler, yetkililer ve sivil toplum örgütlerinin terör olayları karşısında dik duması gerektiğini ifade etti.

Sendikalar ve meslek örgütlerinin çağrıcısı olduğu bir mitingde çok sayıda emekçinin yaşamını yitirmesi üzerine DİSK, KESK, TMMOB ve TTB iki günlük grev ve üç günlük yas kararı alırken, Türk-İş, üç günlük yas ilan etmekle yetindi. Atalay, “Türk-İş’e bağlı 500’ün üzerinde sendika şubelerimizde, bölge ve il temsilciliklerimizde ve işyerlerimizde üç gün boyunca yas ilan ediyoruz” dedi.

HAK-İŞ, 'GEÇMİŞ OLSUN' DEDİ

Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, Ankara’da yaşanan katliam üzerine yaptığı açıklamada, “geçmiş olsun” dedi.

Emek ve meslek örgütlerinin düzenlediği bir etkinliğe yönelik Cumhuriyet tarihinin en ağır saldırısı yaşanırken, Hak-İş, ne grev ne yas kararı aldı. Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, yaptığı yazılı açıklamada saldırıyı kınarken, mitingin organizasyon komitesinde yer alan kuruluşlara geçmiş olsun dileklerini iletti. Arslan’ın açıklamasında “Barış Mitingi adı altında gerçekleştirilen miting” ifadesini kullanması dikkat çekti.

DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, grev ve yas; Türk-İş yas kararı alırken, Hak-İş Başkanı Arslan’ın açıklamasında bu yönde herhangi bir karar yer almadı.

Türk-İş Başkanı Ergün Atalay’ın açıklamasında olduğu gibi Hak-İş Başkanı Mahmut Arslan’ın açıklamasında da hükümete yönelik hiçbir eleştiri yöneltilmedi.